Yerel seçimlere iki ay kadar bir zaman kaldı ; yine her yerel seçimde olduğu gibi iktidardaki “Ak Parti Mersin’i kazanmak istemiyor” düşüncesi hakim görünse de, her zamankinden bazı farklılıklar var.
Kamuoyu artık şu gerçeği görmeye başladı ve buna ilişkin olarak da siyasi yöneliminde bazı değerlendirmelere açık hale geldi.
Kısaca: Mersin’in Havalimanı, Akdeniz Sahil Yolu, Kazanlı Turizm Alanı gibi her biri kente önemli ivme sağlayacak projeleri 10 yıldan fazladır sürüncemede kalmakta, Mersin zarar görmektedir. Ayrıca, kent içi raylı sistem gibi temel çağdaş hizmetler, merkezî yönetimin desteği olmadan gerçekleşemiyor.
Bu kör noktanın artık aşılması gerekir.
Şimdi, bu olgunun ışığında ve doğrudan Mersin’e hizmeti gözeten bir yakın tarih hatırlaması ve değerlendirmesi yapalım.
* * *
1/Son 5 yerel seçimi kabaca incelersek:
En son yerel seçimde ittifakla MHP adayı gösterilmişti. Yine o dönem kasaba tarzı bir seçim çalışması yapılmış ve Ak Partililer de tam destek vermeyince seçim 5 puan farkla kaybedilmişti.
2/Ak Partinin kendi adayıyla girdiği 4 seçim de adeta bilerek kaybedilmişti.
Her dönem en kazanamayacak aday gösterilmişti.
3/Yalnızca 2014 seçimlerinde bu “ bilerek kaybetme “ hesabı az daha tersine dönüyordu: Öngörülen 3 aday adayı içerisinde, kazanamayacağı düşünülerek Mustafa Sever aday gösterilmişti. Peki sonuç ne olmuştu?
Seçim analizi yapanlar, özellikle de Ak Parti karşıtı bazı yerel kalemler her nedense seçim sonuçlarını açıklarken bu 2014 sonuçlarından üstü kapalı söz ediyorlar; ya da hiç bahsetmiyorlar.
2014 seçim sonuçlarında CHP ve Ak Parti her ikisi de % 28 olarak aynı oranda oy almıştı. O seçimde Macit Özcan’a tepki ile aradan sıyrılan MHP kazanmıştı.
MHP nin kazanmasının başka sebepleri de vardı; ama bunlardan söz etmeyeceğim.
2014 yılında yaşanan tüm olumsuzluklara ve özellikle kendi partisi içinde her türlü engellemelere rağmen Mustafa Sever, Ak Parti’nin aldığı en yüksek oyu yakalamıştı. Çok daha dramatik bir şey var ve bunu doğrudan kendi kişisel deneyimlerime ve tanıklığıma dayanarak ifade ediyorum:
Mustafa Sever’in kazanacağını gören o günkü Ak Partili il yöneticisi aktörle, son bir ayda kendi adaylarının kaybetmesi için ellerinden geleni yapmışlardır!
Mustafa Sever o süreçte çok başarılı bir seçim çalışması yapmıştı; bürokrat görevi sırasında Mersin yararına yaptığı çalışmaları bilen Mersinliler, bunun karşılığını vermeye çalışmışlardır. Bir siyasetçi olmanın ötesine geçerek, inanılmaz bir samimiyetle çalışan Mustafa Sever, ilk kez Ak Parti’yi Mersin’de o güne kadar olan en yüksek oy oranına taşımıştı.
* * *
Şimdi Mustafa Sever, bu kez MKYK Üyesi olarak tekrar Mersin gündemindedir. Tüm Mersin’i dolaşıyor; Mersin’in projelerini takip ediyor, sorunları çözmeye çalışıyor.
Kendisinden aldığımız en son bilgiye göre: Mersin’de devam eden önemli Karayolları projelerinde ciddi bir artış sağlanmış; 1.36.000.000 TL. olan 2023 yılı ödeneği 2024 için 3.421.000.000 TL. ye yükseltilmiş.
Kendisi, kısa sürede Mersin’e birçok konuda katkılar verdi.
Şimdi Mersin seçim denkleminin içerisinde artık Mustafa Sever var; siyasetin aslında bir hizmet imkânı olduğunu bilen, Ak Parti’nin iktidar olarak sağladığı başarının pratik sonuçlarını Mersin’e daha fazla taşımaya çabalayan bir parlak siyasetçi portresi çiziyor.
Bölgeyi iyi tanıması ve ardında başarılı bir seçim deneyimi olması ile sahada çalışıyor; kurumsal yapılar ve doğrudan seçmenler üzerinde gerçekçi, dönüştürücü bir güvenle çalışma yürütüyor.
Peki genel durum nedir?
MHP bu defa Mersin yapısına uygun bir adayla seçime gidiyor.
Çok iyi bir eğitimi ve başarılı bir çalışma hayatı sonrasında siyasi ve seçim deneyimiyle Serdar Soydan “Cumhur İttifakı Adayı”…
Serdar Soydan ve büyük politik karizmasıyla ve hak edilmiş bir saygın kişiliğiyle Mustafa Sever’in seçime bir artı değer getireceği muhakkaktır.
Bu bağlamda, Cumhur İttifakı partilerinin daha vizyoner, çağdaş bir siyasi çalışma yapması, bir yandan sosyal medyayı derinliğine kullanırken, seçmenle doğrudan teması sağlaması gerekiyor.
Meselâ,MHP yine eski yöntem seçim anlayışı ile bir çalışma yürütürse, geçen dönemki sonuçla karşılaşması kaçınılmaz olacaktır..
Ak Parti yönetimi de diğer seçimde olduğu gibi, göstermelik bir çalışma yaparsa ve her zamanki gibi Ak Partilileri toplayıp, Ak Partililerden ibaret bir kalabalığa Ak Partiyi anlatan klasik ve anlamsız çalışmalarını sürdürürse, başarısız olunacaktır.
Mersin’in sosyolojik ve kültürel yapısına uygun bir siyaset tarzı zorunludur. Özellikle yukarda not ettiğim Mersin’deki büyük yatırımların bitirilmesi ve yeni yatırımların sağlanması bağlamında, siyasetin bu kente vaat edeceği büyük bir paket vardır; özellikle iktidar kanadı bu özel duruma uygun bir siyaset tarzı yürütmelidir.
Sn. Mustafa Sever’in derinlikli ve ikna edici çağdaş siyaset tarzı sahiplenilmeli; Serdar Soydan’ın da özellikle yerel yönetim alanındaki özel eğitimi yanında donanımlı bir siyasetçi olarak Mersin’e kazandıracağı hususlar tek tek anlatılmalıdır.
Bu yerel seçimler, Mersin’deki büyük hizmet açığının kapatılması konusunda bir imkân vaat ediyor; her Mersinlinin genel siyasi tercihinin ötesine geçerek, bu kentteki gündelik hayatın iyileştirilmesi, bir Büyükşehir’e yakışır fotoğrafın hızla yaratılması için gereğini dikkate alması zorunludur.
Belediye hizmetleri, genel siyasetin diline ve amaçlarına feda edilmemelidir; yani asıl olan bu kente hizmettir.
Siyaset tam da bu koşullarda bir doğrudan hizmet ve pratik yarar imkânıdır.
HARUN ARSLAN….24 Ocak 2024