Geçtiğimiz haftalarda “Mersin Usulü Siyaset!” ve “Milletvekilleri Niçin Seçilir?” başlıklı, özellikle Mersin milletvekillerini kasteden iki köşe yazısı yazmıştım.
Peki bu sürede ne değişti ?Hiç bir şey !
Muhalefet milletvekilleri hız kesmeden hükümeti eleştirmeyi sürdürüyorlar.
Bu arada Mersin’de kaydedilen, Uğur Dündar’ın sunduğu Arena programında bu eleştiriler bir kez daha vurgulandı.
İktidar milletvekillerine gelince; onlar da esnaf ve kurum gezilerine (!) ara vermeden devam ediyorlar.
* * *
Muhalefet milletvekillerinin hükümeti sürekli eleştirmelerinin ve İktidar milletvekillerinin Mersin’de bitmeyen gezilerinin kente ve Mersinlilere maalesef hiç bir faydası olmadığını ve olmayacağını hepimiz biliyoruz.
Buna ilişkin yığınla şeyi yıllardır konuşuyoruz; bir kez daha hatırlayalım:
Mersin bir büyük hazinenin üzerinde oturan, ama bundan yararlanamayan bir kent…Ötesinde;
*Bitirilemeyen Havalimanı ve Akdeniz Sahil Yolu,
*Hâlâ başlamayan Kazanlı Turizm Projesi,
*Mersin’e gelemeyen hızlı tren,
*Yapılamayan yeni Organize Sanayi Bölgeleri,
*Daha işler duruma getirilemeyen Liman ve Serbest Bölge vb.
Maalesef tüm bunlar yıllardır sürüncemede bekliyor.
Ama buna karşılık, yeşil doku ve rekreasyon dışında kente istihdam ve ekonomik anlamda bir şey kazandırmayan Millet Bahçemiz,
Sn. Cumhurbaşkanı’nın talimatıyla hızla tamamlandı.
Kullanmasak da seyrediyoruz.
* * *
Bu hafta Sn. Cumhurbaşkanı Mersin’e geliyorlar.
Muhalefet Milletvekilleri de eleştirecek bir konu arayacaktır.
İktidar Milletvekilleri?
Onlar da Cumhurbaşkanı ile aynı karede olmak için yarışacaktır!.
Gönül ister ki, siyaset erbabından cesaretli biri çıksın ve Mersin’in yukarıda saydığım sürüncemede projelerinden söz edebilsin ve Sn.Cumhurbaşkanı’ndan bir sonuçlandırma sözü alabilsin.
Genel siyaset, somut hizmet üretimi ve pratik sonuçlar öncelenerek yapılır. Özellikle yerel siyasete dönük söylemler ve projeler genel siyaset üretiminin de önündedir. Milletvekilleri başta olmak üzere, siyasi partilerin yerel aktörleri, yerel hizmetler bağlamında net ve ısrarlı olurlar; siyaset de bunun için vardır.
Siz içinde bulunduğunuz siyaset çevresinin somut sorunlarına kayıtsız kalırsanız, genel siyasete dair kimi nasıl ikna edeceksiniz?
Özellikle iktidardaki partinin yerel yetkilileri, o kente dönük hizmet açıklarının doğrudan yükümlüsüdür. Genel siyasete dönük söylemlerini, yerelin sosyal, kültürel ve ekonomik kayıtları ışığında kurarken, somut hizmet açıklarını ve süren yatırımları izlemek, kenti bu açıdan bilgilendirmek, gecikmeleri ya da sorunları muhalefete bırakmadan kentle paylaşmak zorundadır.
Muhalefetteki politik aktörler de, sorunları suistimal etmeden eleştirirken, çözüme ortak olmalıdır. Kente hizmeti sahiplenmek gerekir; bu bağlamda hiç bir mazeret geçerli olamaz.
Sn. Cumhurbaşkanı hemen her konuyu yakından izliyor ve güçlü bir danışman kadrosuyla tüm sorunlardan haberdar oluyor; ama özellikle taşradaki hizmet açıkları konusunda çoğu kez Sn.Cumhurbaşkanı bizzat devreye girmeyince çözüm bulunamıyor.
Bunun bir sorun olduğu da açıktır; ama madem bu ülkede böyle bir siyaset yapma kültürü ve alışkanlığı var, o zaman yerel siyaset erbabı da bundan ders almalıdır.
Sn. Cumhurbaşkanı’nın Mersin’e teşrifleri bir imkândır ve değerlendirilmelidir. Neden ve niçin olduğuna dair açık bir bilgimiz olmayan yatırım gecikmeleri her açıdan sosyo-ekonomik kayıp nedenidir ve artık telafi edilmelidir.
Bu kıymetli ziyaretin Mersin için faydalara dönüşmesi gerekir ve bu konuda görev siyasetçilere, özellikle de iktidar partisi mensubu yerel siyasetçilere düşmektedir.
Umutla bekliyoruz…
HARUN ARSLAN….15 Eylül 2021