Bundan önceki yazımda 2011 yılında “MESİAD’A ÇAĞRI” başlıklı köşe yazımın bir bölümünü yayımlamıştım. Arşivime baktığım zaman son 13 yıl içinde yine MESİAD ile ilgili birçok yazı kaleme aldığımı gördüm.
MESİAD’ ı önemsediğim ve kente katkı verecek güçte oldukları halde bunu yeterince kullanamadıklarını düşündüğüm için bu yazıları yazmıştım.
Yine yazılarımdan bazı bölümleri yayımlayacağım.
* * *
*MESİAD Başkanı’nın konuşmasında Mersin’de yapılan tüm projelere her zamanki gibi MESİAD’ın “öncülük” yaptığını “bir kez daha” öğrendik.
MESİAD yöneticileri daha öncede bütün projelerde ilk kıvılcımı MESİAD’ın çaktığını söylerlerdi.
*MESİAD ın “Kabotaj Bayramı, “Anneler Günü” gibi etkinliklerde adeta resmi bir kurum gibi kutlamalar yaptığını hatırlıyorum.
*Her devir teslim töreninde yaptıkları çalışmaları anlatan bir film gösterirler.
Mersin’deki neredeyse tüm projelerin fikir babası olduklarını, ilk kendilerinin bu fikirleri ortaya attığını anlatırlar.
Mersin’e mutlaka bilmediğimiz birçok faydaları olmuştur; ama ben özellikle kendi yaptıkları, akılda kalan ve gerçekleşen bir proje hatırlamıyorum!
*Üyelerinin tamamının ortak görüşte olamayacağı siyasi yorumları, faaliyet raporlarındaki siyasi haberleri, kent içi kurumları ( aman ilişkiler zarar görmesin diye) eleştirmemeleri, kurumsal kimlikten çok kişilerin kendilerini öne çıkarmalarını yazılarımda eleştirmiştim.
*MESİAD’ ın ülke ekonomisine ve Mersin’e katkı sağlayacak, büyük istihdam sağlayacak yatırımlarda tarafsız olması gerekirdi.
Maalesef, Nükleer Santral, Balık Çiftlikleri gibi yatırımlara, Mersin’e hakim olan kirli politik hesaplar içinde, prestiji yerlerde sürünen çevrecilik anlayışına (mahalle baskısı !) uyarak karşı çıktılar!
Şimdi Nükleer Santral her şeye rağmen hızla gerçekleşiyor.
2 bin kişiye istihdam sağlayacak balık çiftlikleri de kuruluyor.
*MESİAD’ ın geçmiş son yönetimi Mersin için devrim sayılabilecek bir açıklamada bulunmuştu: İlk kez, Mersin’in neden gelişemediğini, kimlerin bu kentin gelişmesini engellediğini ve sebeplerini anlattılar.
Kenti geliştirmeyen mutlu azınlık ve onların küçük menfaatçileri tarafından her türlü kirli saldırıya maruz kalmalarına rağmen geri adım atmadılar.
Eleştiri özürlü insanlarımız MESİAD Başkanını yalnızca özel görüşmelerde desteklemekle kaldılar. Bu cesur tavrı daha sonra göremedik.
*MESİAD benzeri kurumsal yapılar, günlük siyasete alet olmadan, öncelikle üyelerin hizmet açıklarını telafi etmelidir. Bu ise zaten kendiliğinden kente ve ülkeye hizmet demektir. Bu konuda başarılı bir yöneticinin, siyaseten de parlak bir kariyeri olabilir; ama daha işin başında ilgili kurumsal yapıyı siyasi hesaplara alet edenleri anlamak mümkün değil! hele iktidarla zıtlaşarak, kent ve ülke faydasına olduğu açık olan projelere kirli siyaset rüzgarına kapılarak karşı çıkmak, yaşadığı kentin gelişimine damga vuracak her adımı çelmelemek nasıl bir akıl tutulmasıdır?
* * *
(devam edecek)